Dr. Abdulrezzak ÇİL

Dr. Abdulrezzak ÇİL

[email protected]

Gençliğin Aynasından 19 Mayıs

19 Mayıs 2025 - 17:13

Bugün 19 Mayıs 2025. Takvim yaprakları her yıl olduğu gibi Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı işaret ediyor. Ama mesele yalnızca bir bayram kutlamak değil. Bugün, Türkiye'nin gençlerine adanmış bir gün. Öyle ki, geçmişin idealleriyle bugünün gerçekleri arasındaki farkı görebildiğimiz ölçüde anlam kazanıyor.
Tam 30 yıldır sahada çalışan bir psikolojik danışman, rehberlik uzmanı ve aile danışmanı olarak gençlerle birebir temas eden biri olarak söylemeliyim ki: 19 Mayıs’ın mirası yalnızca geçmişi yüceltmek değil, gençliği anlamak, desteklemek ve geleceğe hazırlamakla da ilgilidir. Peki, biz bunu gerçekten yapabiliyor muyuz?
Gençlik: Umut mu Yük mü?
Türkiye’nin genç nüfusu Avrupa’nın çoğundan daha yüksek. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK, 2024) verilerine göre, 15-24 yaş arasında yaklaşık 12 milyon genç var. Bu, toplam nüfusun %14,5’i demek. Ancak rakamların soğuk yüzüne biraz daha yakından bakınca ortaya çıkan tablo çok parlak değil.
NEET (Ne Eğitimde Ne İstihdamda Olan Gençler) oranımız halen %25’in üzerinde (OECD, 2024). Yani her dört gençten biri sistemin dışında. Ne okuyor ne çalışıyor ne de üretime katılıyor. Genç nüfusa sahip olmak başlı başına bir avantaj değil; önemli olan bu gençlerin geleceklerini nasıl inşa ettikleri—ve daha da önemlisi, biz onlara nasıl bir yol gösterdiğimiz.
Son yıllarda yapılan araştırmalara göre, gençlerin iş gücüne katılım oranı artmasına rağmen, esnek çalışma modelleri ve dijital ekonominin yükselişi, geleneksel istihdam anlayışını değiştiriyor (World Economic Forum, 2024). Gençlerin %40’ı serbest çalışma veya girişimcilik gibi daha esnek istihdam biçimlerine yöneliyor. Ancak bu dönüşümün eğitim sistemine yeterince yansımadığı açık.
Liseden Üniversiteye Geçiş
Tam da bu günlerde, milyonlarca lise öğrencisi üniversite sınavına hazırlanıyor. Ailelerin kaygısı, gençlerin belirsizliğiyle birleşiyor. Ancak gençlerin geleceği bir sınav sonucundan ibaret olamaz. Kariyer planlamasında rehberliğe daha fazla ihtiyaç duyulması, eğitim sistemimizin en büyük tamamlanması gereken yönlerinden biri (TÜBİTAK Eğitim ve Kariyer Araştırmaları, 2023). Birçok genç, hangi mesleklerin gelecekte anlamlı olacağını, hangi alanlarda yetkinlik kazanması gerektiğini yeterince bilmeden kariyer kararsızlığı yaşıyor ve tercih yapıyor.
Günümüzde diploma tek başına başarıyı garantilemiyor. Yetkinlik, beceri, adaptasyon gücü öne çıkıyor (Deloitte Gençlik ve İş Gücü Raporu, 2024). Eğitim sistemimizin bu değişimi görebilmesi ve gençleri buna hazırlaması için önemli projeler başlatmalıdır. Buna “kariyer kararsızlığı giderme merkezli psiko-eğitim programları” öne ayak olacaktır. Aynı zamanda da üniversite sanayi iş birlikleriyle, sektör ve pozisyon bazlı belirsizler ortadan kaldırılmış bir şekilde gençlerin iş dünyasına geçişlerini sağlayacak iş birliği modelleri geliştirilmeli ve desteklenmelidir.
Gençlik ve Aile
Aynı zamanda bir aile danışmanı olarak yıllardır gördüğüm bir gerçek var: Aile ile genç arasındaki bağ sağlam olduğunda, o genç hayata daha dirençli tutunuyor (UNICEF Türkiye Gençlik ve Aile Araştırması, 2023). Aşırı kontrolcü ebeveynler de aşırı serbest bırakılan gençler de aslında benzer sorunlarla yüzleşiyor (Türkiye Gençlik ve Ruh Sağlığı Raporu, 2024). Gençler destek görmek istiyor, ancak kararlarının da saygı görmesini bekliyor. Gençlerin yanında olmak onları arkadan itmemek veya önden çekmemekle olacaktır. Bir koç gibi bir mentör gibi yeri geldiğinde bir danışman gibi yanında olunmalıdır. Adına karar verilen, tercihlerine müdahale edilen bir duruş, gençlerin olgunlaşmasının önündeki bir engeldir.
Ebeveynlere düşen görev net: Rehberlik etmek, ancak yönlendirmemek. Dinlemek, ancak hükmetmemek. Özellikle sınav sürecindeki ebeveyn kaygısı gençlere bulaşıyor ve onların stres seviyesini artırıyor (Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü, 2023). Aile içi dengeleri korumak için bilinçli bir iletişim şart. Buna iş dünyasına geçiş süreçlerini de ekleyebiliriz.
19 Mayıs yalnızca bir bayram değil. Aynı zamanda gelecek üzerine düşünmemizi gerektiren bir gün. “Ey Türk gençliği!” diye başlayan o meşhur hitap hâlâ geçerliliğini koruyor. Ancak biz yetişkinler, bu hitabın muhatabı olan gençlerin gerçek dünyalarını yeterince tanıyor muyuz? Onlara ne kadar alan açıyor ne kadar güven veriyoruz?
Bu soruların yanıtları, gençliğin yarınını belirleyecek.
Bu vesile ile 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramımızı kutlarım.
Dr. Abdulrezzak ÇİL
Psikolojik Danışman ve Rehberlik Uzmanı– Aile Danışmanı
[email protected]

Kaynakça

  • Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK). (2024). Gençlik İstatistikleri Raporu.
  • OECD. (2024). Youth Employment and Social Inclusion.
  • World Economic Forum. (2024). Future of Jobs Report.
  • TÜBİTAK. (2023). Eğitim ve Kariyer Yolculuğu Araştırması.
  • Deloitte. (2024). Gençlik ve İş Gücü Trendleri.
  • UNICEF Türkiye. (2023). Gençlik ve Aile İlişkileri Araştırması.
  • Türkiye Gençlik ve Ruh Sağlığı Raporu. (2024). Gençlerin Psikososyal Durumu.
  • Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü. (2023). Ebeveyn Kaygısının Gençler Üzerindeki Etkisi.

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Nergix
    3 hafta önce
    Hocam böyle anlamlı bir günden gençleri ilgilendiren önemli konulara değinmeniz ve çözüm önerileri sunmanız çok kıymetli olmuş. Teşekkür ederim