ÖZEL: "DENİZCİLİK BAKANLIĞI KURUP, BALIKÇILIĞI DA GELİŞTİRECEĞİZ"

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Sinop’ta gerçekleştirilen Balıkçılık Sezonu Açılış Töreni’ne katıldı. Burada konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, “Merhabalar, bütün Sinop’a, bütün balıkçılarımıza iyi bir akşam diliyorum. Bugün Sinop'ta tarihi bir gün yaşıyoruz. Uğur Mumcu Meydanı’nda Sinop'un iradesine sahip çıktığı ve 19 Mart darbesine karşı önemli bir sesi yükselttiğim sosyal medyada, bütün basında hem öncesindeki o muhteşem denizden görüntülerle, hem meydandaki kalabalık ve coşkuyla Türkiye'nin gündemine damga vuran bir mitingi gerçekleştirdiniz. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun” dedi

ÖZEL: "DENİZCİLİK BAKANLIĞI KURUP, BALIKÇILIĞI DA GELİŞTİRECEĞİZ"
01 Eylül 2025 - 14:58

“İKİ GÜNDE BİR ’BALIĞA ÇIKMAYIN, FÜZE TESTİ YAPACAĞIZ’ DİYORLAR”

“Şimdi ise av yasağının bittiği, ağların artık serbestçe denize atılacağı, balıkçıların nasiplerini denizden çıkaracakları bir sezon açılışı için buradayız. Geçtiğimiz yıl yine Sevgili Barış Karadeniz ile birlikte İstanbul Sarıyer'de Rumelihisarı'ndan açılmıştık ve o gece telsiz anonsuyla seslendiğimiz balıkçılara adeta bir dokunduk, telsizlerden bin ah işittik. O günden bugüne de görünen o ki balıkçılarımızın sorunları çözülmek bir yana daha da derinleşmiş. Tabii biz burada sadece balıkçılarla birlikte değiliz. Onların yollarını gözleyen değerli aileleri burada. Onların yolunu gözleyen bütün bir kent burada. Çünkü Adana'da pamuğa verilen taban fiyat sadece pamukçuya verilmez. Manisa'da kuru üzümün fiyatı sadece bağı olanları ilgilendirmez. Nasıl Ordu’da, Giresun'da Trabzon'da fındık fiyatı tüm kent için önemliyse Sinop gibi balıkçılıkla iç içe geçmiş bir kentte balıkçının ürününün para etmesi, o kentin bir bütün olarak ekonomisine, sosyal yaşamına katkı sağlar. Türkiye'de balıkçıların sorunları var. Ama görüyorum ki Sinop'ta bu sorunlar daha derin, daha yaygın. Biraz önce benim ifade etmeyi düşündüğüm cümlelerle Sayın Belediye Başkanımız Metin Gürbüz durumu özetledi. Kimse ASELSAN'ın, ROKETSAN’ın yerli, milli savunma sanayii geliştirmesine karşı değil. Bunların elbette testleri de olacak. Ama bula bula Sinop gibi hem sosyoekonomik olarak son sekiz yılda en arkalara gerilemiş bir kent. Turizme, turist çekmeye ihtiyacı var. Balıkçılık dışında yapılabilecek bir şey yok ve siz yılın 182 günü; yani iki günden birinde ‘Balığa çıkmayın, füze testi yapacağız’ diyorsunuz. Turistlerin başlarının üstünden füzeler, roketler geçiyor. Çıkmadıkları gün ayrı zarar. Ayrıca da o seslerden, o testlerden balıklar ürküyor, yuvalarını terk ediyorlar, yuva yapmıyorlar o bölgeye ve balıkçılığın randımanı düşüyor. Mutlaka ROKETSAN'ın, ASELSAN'ın bu testleri yapabileceği, yerleşim birimlerinden uzak, çok daha doğru ve kimseye zararı olmayacak lokasyonlar bulunacaktır. Bu talebi daha önce de arkadaşlarımız hep dile getirdiler. Biz bir kez daha buradan ifade etmek istiyoruz.”

“HEM FİYATLAR DÜŞMELİ, HEM DE BALIKÇI EMEĞİ DEĞERLENDİRİLMELİ”

“Barış'ın Hopa'dan Samandağ'a kadar gerçekleştirdiği çalışma gerçekten partimiz açısından da Türkiye balıkçılığı açısından da kıymetli. Biz parti programımızda da buna yer veriyoruz. Özellikle biraz önce genç balıkçı arkadaşımın talep ettiği, altı bakanlığın ayrı ayrı yetkilendirmesi, denetlemeleri, fiyatlamaları yerine bütün meselenin tek bir bakanlıkta; Denizcilik, Balıkçılık ve Su Ürünleri Bakanlığı çatısı altında toplanmasını, buranın dertleriyle ilgilenen doğrudan bir bakanın olmasını, adeta bu mesleğin artık Ankara'da bir sahibinin, bir temsilcisinin olmasını son derece önemsiyoruz. Yine uzun gayretler sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bizim önerimizle, Barış'ın konuşmasıyla, diğer partilerle yapılan doğru temaslarla bir komisyon kurulmuştu. O komisyon da sorunları tespit etti ve bütün partilerin katılımıyla çözüm önerileri de sıralandı. Aslında Meclis’in önünde yürüyeceği yol, rahatsızlığın ortadan kaldırılacağı reçete belli. Ama maalesef ülkeyi yönetenler Meclis’i kendi kendine çalışan, kendi kendine konuşan, ülkenin yönetimine etki edemeyen bir pozisyona getirdikleri için ve Meclise sırtlarını döndükleri için, Meclis’in güçlenmesini milletin güçlenmesi, Meclis’in zayıflamasını da kendilerinin güçlenmesi saydığı için ülkeyi yöneten tekçi anlayış maalesef bu konulara eğilmedi. Ancak biz o çalışmayı da kendimize kılavuz yapmayı önemsiyoruz. Semboliktir ama Et ve Balık Kurumu’nun adından bile balığı çıkardılar. Et ve Balık Kurumu balıkla, balıkçılarla ilgilenmek yerine tamamen etle ilgilenen bir kurum haline geldi. Bizim önerimiz; bir Balık ve Su Ürünleri Kurumu’nun da mutlaka kurulması, kooperatiflerin desteklenmesi. Kooperatifçiliğin önündeki engellerin kaldırılıp, kooperatifler üzerinden milletin ucuz ve sağlıklı balığa ulaşmasının; azalan aracılar üzerinden mutlaka hem fiyatların düşmesinin, hem de balıkçıların emeklerinin daha iyi değerlendirilmesinin takipçisiyiz.”

“PARTİ PROGRAMIMIZDA EN DOĞRU ÖNERİLERİ GÖRECEĞİZ”

“Türkiye'de 200’ü doğal, 300 tane baraj gölü var. 33 tane büyük akarsu var. Ama her gün bir gölün, bir akarsuyun kurumakta olduğunu sürekli takip ediyoruz. Şüphesiz küresel iklim krizinin yarattığı sıkıntılar elbette var. Ama Türkiye'nin alınması gereken tedbirleri almak yerine derelere düşmanlık yapan, nehirlere düşmanlık yapan, gölleri kurumaktan alıkoyacak projelerine dokunmayan son derece yanlış politikalarla yönetildiğini de ifade etmek gerekiyor. Yan dalları ile birlikte üç milyonun üzerinde balıkçılıkla uğraşan vatandaşımız var. Ancak reislerin, tayfaların, biraz önce mitingde de ifade ettim; sosyal güvenceleri yok, emeklilikleri yok. Hatta işçi sağlığı ve iş güvenliği noktasında da balıkçılık alanı en korunaksız, en sıkıntılı alanlardan biri. Bu barınakların yetersiz olması bir yana, soğuk hava depoları ile ürünlerin alınıp saklanılması, bir anlamda balıkçının o an, o saniye satmaya zorlanması yerine doğru piyasa yapıcı hamleler yapmasıyla ilgili önemli hazırlıkların mutlaka yapılması gerekiyor. Bu noktada Cumhuriyet Halk Partisi’nin parti programı, hükümet programına baktığınızda, en doğru önerilerin en ciddi şekilde çalışıldığını ve sahiplenildiğini göreceğiz. Sinop’ta 2 bin 326 ruhsatlı balıkçının, 444 tane teknenin var olduğunu ve 2024 yılının balıksız, maalesef bereketsiz geçtiğini üzüntüyle izledik. Şimdi bu açılışla birlikte her sene yeni bir umuttur. Hem bir takım biraz önce bahsettiğim sorunların üzerine hep beraber kararlılıkla gidelim, gerekli görüşmeleri yapalım. Gerekirse eylem yapalım, mücadele edelim. Ama mutlaka bu sene balıkçıların iyi bir sene geçirmesini hep birlikte ümit edelim.”

“TELE 1’E SARAÇHANE MİTİNGİ NEDENİYLE CEZA VERDİLER”

“Bir açılış için karşınızdayız. Bakın burada Halk TV var, TELE 1 var, Anka Haber Ajansı var, SZC TV var. Ama bu gece burada bir açılış sırasında maalesef bir kapanış gerçekleşecek. TELE 1 size doğru haber iletmeye çalışan, özgürce, dürüst, namuslu habercilik yapan, kimsenin güdümüne girmeyen ama iktidarın baskılarından da yılmayan, doğruları konuşan kanallarımızdan bir tanesi. Saraçhane’deki mitingimi canlı verip de o mitingdeki bazı ifadelerden dolayı kanallara kapatma cezaları verdiler. Birazdan herhalde bir saat içinde, saat 12’de TELE 1’in ekranları kararacak. Yüreği kararmış adamların verdikleri kararla ekranı karartılacak olan TELE 1’in sonuna kadar yanındayız, arkasındayız. Emekçilerini, yöneticilerini ve sevgili Merdan Yanardağ’ı saygıyla selamlıyorum. Bundan sonra da onlar dürüst gazetecilik yapmaya, dürüst televizyonculuk yapmaya, korkusuzca doğruları konuşmaya devam edecekler. Biz de onlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Ekranları açıldıktan sonra hepinizi TELE 1’e daha çok destek olmaya, daha çok izlemeye, TELE 1’de reklamlar geldiğinde kanal değiştirmemeye ve TELE 1’in reklamlar sırasındaki reytingini de yukarıda tutup onların daha çok reklam almasını sağlamaya lütfen destek olunuz.”

“AĞLARINIZ DOLU OLSUN, ÜRÜNLERİNİZ PARA ETSİN; VİRA BİSMİLLAH”

“Son olarak; balıkçılar rüzgâr çok olduğunda, deniz fazla dalgalandığında sığınacak güvenli bir liman ararlar. Memleket maalesef derdi, tasası, rüzgârı, fırtınası eksik olmayan bir noktada. Ama bu ülkenin güvenli bir limanı, en zor günlerde her başı sıkışanın sığındığında huzur bulduğu bir yer var. Onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Gemimiz gençtir, mürettebatımız gençtir, çalışkandır, enerjiktir. Gemimizin ilk kaptanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. bütün sıkıntıları çözecek olan ve bu gemiyi en güvenli limanlara çekecek olan millete huzur verecek olan, bundan sonraki süreçte de herkesin yüzünü güldürecek olan Cumhuriyet Halk Partisi’dir, onun iktidarıdır. Sinop’u yerelde yaşadığı bu güzel iktidarı genelde de yaşamaya, Sinop’tan bütün Türkiye’yi davet ediyorum. Ağlarınız dolu olsun, ürünleriniz para etsin. Paranız bereketli olsun. Vira bismillah. Hayırlı, uğurlu olsun.”

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum