Bazen kendinizi olmadık bir yerde bir şeylerin anlamsızlığı içerisinde hissedersiniz eminim ki hiç kimse de demez ki ben bunu hiç yaşamadım..
Zaman ne kadar acımasız gelse de hayatın bir felsefesi olduğu ve bu felsefeyi bizlerin yazdığı, çizdiği bir gerçek. Zamanın varoluşun vaz geçilmez bir kelimesi olması aslına bakarsanız normal karşılanması gereken bir olgu. insan her ne kadar çabalarsa çabalasın ister yarışsın ister yarışmasın zaman ile start almanın hazzını aslında yaşamasını bilmeli. Şartların tabi ki kişisel olarak farklılığı olması kadar doğal bir şey yok, ekonomik, sosyal, kültürel ve benzeri birçok şart kişisel ayrımlara neden olmakta fakat bu şartlara uygun zamanı kullanabilme onu anlamlandıra bilme sizlerin elinde.
Şöyle bir düşünelim bir insan bir gününü nasıl güzelleştire bilir en zor şartlarda bile bunu nasıl yapabilir? Bu sorunun cevabını istirham ederek diyorum ki maddi açıdan düşünmeyelim sabahın ilk saatlerinde kalkan ve işe giden biri olarak düşünelim;
Sabah kalktık bir şeyler atıştırdık evden çıktık Has bel kader birçok kişi toplu taşıma kullanıyor elimizde İstanbul Kart büfeye yöneldik ilk kurulan cümle "...... KADAR YÜKLEYİN" şimdi biz bir değişiklik yapalım ve şöyle diyelim "GÜNAYDIN!!!! ...... LİRALIK YÜKLERMİSİNİZ" yüzde az biraz da tebessüm ekleyelim. Çoğunuz bunu okurken şöyle diye bilirsiniz "Yaa daha benim afyonum patlamamış ne günaydını" işte amaçta bu siz birilerinin afyonunu bir " günaydın" ile patlatsanız güne öyle başlasanız olmaz mı?
Bir çok ülke demek istemiyorum çünkü Anadolu'nun bir çok şehrinde insanların bu şekilde tanımadıkları bir çok kişiye selam verdiğini selam aldığını tebessüm edip günaydın dediğini gördüm aslında, mesele günaydın demek yada selam vermek değil, mesele pozitif olabilmek her ne kadar sorunlara sahip olsanız da her şeyden önce nefes alabildiğinizin, kalbinizin hala attığının farkına varabilmeniz evet hayat zor bazen anlamsız bazen bomboş gelebilir bunu bende yaşadım kimse inkar edemez edemiyorum lakin bundan sıyrılmak her şeyi sorunlarınızın merkezine çekmek işte yanlış olan durum bu.
Bu gün bir küçük tebessüm bir sıcak günaydınla başlayın bunu deneyin ne kaybede bilirsiniz ki...
Ülkemizde milyonları aşkın zihinsel ve de fiziksel olarak özel eğitime ve tedaviye gereksinimi olan bireyler var.
Düşünsenize hayatlarındaki zorluğu, anlayamıyorlar, ifade etme yetileri yok yürüyemiyorlar, birçok uzuvlarını kullanamıyorlar, ama çok iyi başardıkları ve de bunu hep devam ettirdikleri bir özellikleri var, karşılarındaki insanların ufacık bir yüz mimiğinde tebessüm edebiliyorlar, bakın etrafınıza mutlaka bu bireylerden birini göreceksiniz. Sesten tebessümden, dokunuştan hissettiklerini size nasıl artı olarak veriyorlar göreceksiniz.
Şimdi bir kaç gün olsun bu yazdıklarıma biraz dikkat edin deneyin göreceksiniz bir kaç gün içinde siz demeden size günaydın denip tebessüm edilecek belki de siz başınızı kaldırıp ta büfeciye ya da taksici vb... baktığınızda çoktan size gülümseyen insanları göreceksiniz bunu neden yaşamayasınız ki neden yaşamayalım ki...
İnsanlar aslında bir denizdir, bazen hırçın bazen durgun ve zaman rüzgar gibidir, bazen tersten eser bazen düzden, ama bakın dalgalara hep ona karşı gelir direnir, o zaman ne yapıyoruz zamanın hoyratlığını yaşamın hep tekdüze görülen yanını bir kenara bırakıp, bu gün GÜNAYDIN ile başlayıp yarınların bizlere neler ne güzellikler getireceğini görelim.
Hoş tutun o güzel zatlarınızı...
F.K..
FACEBOOK YORUMLAR