Çok sevdiğim şarkılardan biridir. “Aldatıldık”. Sezen Aksu’nun (1996) eseri olan ve ilk kez Rengin’in albümü ve güzel yorumu ile ne güzel anlatır.
“Bize neler neler öğrettiler sevdalar üstüne/Aldatıldık, aldatıldık sevda böyle değil/Ne masallar ninniler söylediler dünya üstüne/
Aldatıldık, aldatıldık dünya böyle değil/Ufalana ufalana kaç kuşak, eridik bu yollarda/Kimimiz yerle yeksan…”
Bizlere vaat edilen ve gösterilen güzel bir dünya hayalinin, adeta Jim Carry’nin “Truman Show” filmi(1998) gibi. Sonunda bir hayal dünyasında yaşadığımızı bazen düşünmüyor, değiliz.
Masallar, güzeldir. Hala masallara kaçasımız gelir, bazen sıkıldığımız zamanlarda. Bazı zamanlarda da bir müzik, bir film bizi başka dünyalara taşır. Belki de bir masalın içinden, en gerçeği sunmaya çalışan da. Çocukluğumuzun sayfalarından hatırlayacağımız. Değerli sanatçımız Rüştü Asyalı, canlandırması ile Keloğlan’dır. Türk masallarında olumlu, olumsuz ile “halkı” temsil eden bir karakterdir. Araştırmalarda Türk ve Altay mitolojisinde geçen; yardımsever, cesaretli, cömert, kurnaz, dürüst ve mert kişiliktir. Keloğlan masallarının başında, tembel ve beceriksiz gibi gözükse de sonradan, Karaman’ın koyunu misali, kendisinden beklenileni aşarak başarılara imza atar.
“Keloğlan, keleş oğlan. Şifreyi söyle oğlan.”
İlk kez Ankara Halk evleri (Genel merkezi) tiyatro kursu, ardından 1963 “Ankara Radyosu Çocuk Saati”, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü (1970), Ankara Radyosu Çocuk Saatinde, başladığı sanat hayatında. İlk kez Keloğlan, oyunlarını canlandırmaya başladıktan kısa bir süre sonra çok tutulunca. Dört film, geldi 1971 ve 1975 arası. Daha önce de farklı sanatçılar tarafından oynansa da ilki olan(1971) ve senaryosunu Turgut Özakman(1930-2013), yönetmenliğini ise Süreyya Duru’nun(1930-1988) yaptığı ile geniş kitlelere ulaştı.
1971-Turgut Özakman/ Sırrı Gültekin(1924-2008) ile Keloğlan Aramızda.
1972-Turgut Özakman/ Metin Erksan(1929-2012) ile. Keloğlan ile Cankız.
1975-Turgur Özakman/Nuri Ergun ile Keloğlan iş peşinde.
1976-Suavi Sualp(1926-1981)/ Süreyya Duru ile Ben bir garip Keloğlanım.
Sadece tiyatro oyunları, oyunculuk, radyo değil. Kültür programları, tiyatrolarda yönetim de yer aldı. Tiyatro da oynadı. Yazdı. Yönetti. Devlet Tiyatroları Başrejisör, oldu. (Devlet Sanatçıları Birliği genel sekreterliği, Devlet Tiyatroları yönetim kurulu üyeliği, Devlet Tiyatroları Vakfı başkanlığı, Sanat Kurumu yönetim kurulu üyeliği, Seslendirme sanatçıları birliği ve Devlet Tiyatrosu Sanatçıları Derneği genel başkanlığı görevlerinde bulundu)Başkent İletişim Bilimleri Akademisinde; spikerlik, sunuculuk, oyunculuk, seslendirme, diksiyon derslerini, olgunluk döneminde hoca olarak devam etti. Dolu dolu geçen hayatına “Ben bir insan”-Nazım Hikmet ve başrolünü oynadığı belgesel “Atatürk Anlatıyor” da, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü oynadı. Dil derneği ve Konak Belediyesi tarafından gerçekleştirilen, “Şiirlerle Atatürk’ü Anlamak” adlı CD’de şiirleri seslendirdi.
Özellikle bizim kuşağın çok iyi tanıdığı ve sanırım biraz unuttuğu Keloğlan’ı, bugünlerde onların çocukları, onlara ve aslında hepimize anımsatıyor. Daha önce müzisyen Koray Avcı’nın da yorumladığı, bir zamanlar Rüştü Aysalı’nın sesinden dinlediğimiz “Uyan, uyan” türküsü, öyle güzel bir remix yapılmış ki. Yorumlayan, Reynmen(Yusuf Aktaş) Yeniden dinlemenizi kesinlikle tavsiye ediyorum.
Uyan, uyan Türkiyem!
Uyan, uyan Halkım!
Hazır 30 Ağustos, Zafer Bayramımızın doksan sekizinci yıldönümüne yaklaşırken, bu ezgiler oldukça anlamlı. Masallardan uyanıp, olgunun içine tam dalabilmek. Ve anlamak, yeniden.
Hafta başına böyle başlayalım.
Ve bizi Rüştü Asyalı’nın o güzel sesi, yorumu ve Ceyhun Atıf Kansu’nun(1919-1978), “Havza yollarında” şiirinin, bu güzel ezgileri ile baş başa bırakıyorum.
Uyanışımız, daim olsun!
https://www.youtube.com/watch?v=tqIYmkgB9Zg
“Çıktı kavak yaylasına "oh!" dedi, Mustafa Kemal,
Ölmez be, insan bu vatanı sevince,
Halk kokusudur, güller çimenlerden gelir,
Sevelim dedi, Mustafa Kemal, sevelim bir,
Selâm verelim bir, selâm alalım bir,
Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar,
Şu sabah çayını içelim bir, kardeşçe sıcak.
Yüzümüzü yunalım şu dereden bir,
Sonra kursunlar darağacını kavgamıza,
Asarlarsa assınlar bizi düşlerimizden!
EMEL SEÇEN, Ağustos 2020,İstanbul
FACEBOOK YORUMLAR