Çetin ÜNSALAN

Çetin ÜNSALAN

EKOPOLİTİK
[email protected]

İGA taksileri imtiyazlı mı?

02 Kasım 2020 - 00:05

İstanbul Grand Airport ya da herkesin bildiği ismiyle İstanbul Havalimanı ile ilgili tartışmaları ve halen ikna edilemeyen kamuoyunu biliyorsunuz. Buradaki yolcu garantili taşımacılık tartışmalarını bir kenara koyun, şimdi sizinle yepyeni bir tartışmayı tanıştıracağım.
 
Çünkü mesela en az yolcu garantili havalimanı işletmeciliği kadar ilginç. Havalimanında yolculuk sonrası servisleri kullanmanız mümkün. Fakat aceleniz olabilir ve taksiyle gitmek istediğiniz noktaya ulaşmak isteyebilirsiniz.
 
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 20 Ağustos 2020 tarihli, 17236356/010.06.02 sayılı tebliğiyle yeni bir düzenleme yapıldı. Bu tebliğin 3. Maddesi’nin b fıkrasında şöyle deniliyor:
 
“Havalimanı işletmecisi tarafından alan / yer tahsis edilen ticari taksiler haricinde diğer ticari taksiler havalimanından yolcu alamazlar.” Alırlarsa ne olur? Trafik cezası yerler.
 
Peki neye istinaden bu cezayı yiyorlar? Karayolu Trafik Kanunu’nun, taksilerin faaliyet gösterdikleri büyükşehir belediye sınırları dışında taşımacılık yapmasını engelleyen maddeye dayanarak.
 
Soru şu: İstanbul Havalimanı, İstanbul sınırları içerisinde mi, değil mi? İçinde olduğuna göre bu uygulama neye dayandırılıyor? Mesele CİMER’e soruluyor. 16 Ekim 2020 tarihli kararda İstanbul Havalimanı Güvenlik Komisyonu kararına atıfla gerekçe bildiriliyor.
 
Verilen yanıtta yolcu karşılamak için taksiyle gelinmesi durumunda otoparkta karşılanması gerektiğine de atıfta bulunuluyor. Ama ben seyahat edeceksem ve mahallemdeki duraktan bir taksiye binip iç hatlara kadar ulaşabiliyorum. Yani güvenlik gerekçesi tam bir bahaneye dönüşmüş durumda.
 
Dışarıdan taksiyle havalimanına gelebiliyor, ama bir başka yolcuyu bırakmış dışarıdan gelen taksiye binemiyorum. Biri bana bunun mantıklı bir açıklamasını yapsın. Ayrıca Anayasa’nın seyahat özgürlüğü içeren maddeleriyle, Tüketici Kanunu’nun tanıdığı haklara dayanarak böyle bir kısıtlamanın yapılamayacağı da ortada.
 
İlginçtir; bunu savunan taksi kooperatifleri bile olduğunu görüyoruz. Bu onların tercihi ama tüketici ya da vatandaş adına bu kararı hangi gerekçeye dayanarak destekliyorlar bilmek mümkün değil.
 
İGA’daki taksi kooperatifini anlıyorum; onlar ellerinde bir tekel bulundurmak istiyorlar. Oysa yasalarla da açık hükümdür ki, tekel hakkı sadece kamuya aittir. Bir sektörde ya da iş kolunda kamunun ağırlığı yüzde 50’nin altına düşmüşse, o piyasayı serbest rekabete açmak zorundasınız. Burada kamunun ağırlığı zaten sıfır. O zaman bu imtiyaz haline dönüşüyor.
 
Düşünsenize mahallenizde bir bakkal var ve Ticaret Bakanlığı’ndan bir yazı geliyor ve diyor ki “Mahallede başka bakkaldan alışveriş yapamazsın.” Tamamen saçma bulduğunuza eminim. Ama İGA’daki taksi meselesinin de bundan farkı yok.
 
Ayrıca yasalara da aykırı bir uygulama. Örnek mi? İzmir 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin verdiği emsal karara bakalım. Foçalı bir taksici Adnan Menderes Havalimanı’ndan yolcu alınca 3 bin TL idari para cezası yiyor. İtiraz ediyor ve çıkan karar cezanın iptali yönünde. Çünkü geçerliliği yok.
 
Şimdi tekrar en başa dönüp bu uygulamanın nedenini soralım. Hangi yasaya göre böyle bir tebliğ uygulamaya konuluyor. Çünkü atıfta bulunulan yasaya göre İstanbul Havalimanı, İstanbul sınırları içerisinde ve tebliğ yok hükmünde.
 
Rekabet Kanunu ve Tüketici Kanunu ile Anayasa’ya girmiyorum bile. Onlara göre zaten uygulamanın tutarlı yönü yok. Peki yapılan ne? Tekrar sorayım: İGA taksileri imtiyazlı mı ve bu imtiyaz hakkı nereden geliyor?
 
[email protected]
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum